Merhaba değerli İddaa Bülteni okurları. Bugün çok önemli gördüğüm konulardan birini ele almak istiyorum. Futbolu hepimiz severek takip ediyoruz. Ancak büyük bir çoğunluğumuz futbol hakkında çok az şey biliyoruz. Tabi ekran başında topu geri atma ileri at demek kolay. Hele ki koca koca göbekli irade zayıfı adamların kendini futbol bilgini sanmasına bayılıyorum. Bu yazıyı okuduğunuzda futbol hakkında daha fazla şey biliyor olacaksınız. En Çok Alınan Futbol Maç Sonuçları yazımızda bazı önemli istatistikler vereceğiz. Bunun ardından banko kupon yapmak için önemli ipuçlarımız olacak. Şimdi lafı daha fazla uzatmadan açıklamalarımıza geçelim.
Futbol maçlarının berabere başladığı bir gerçek. Maçların neredeyse on ikide biri başladığı gibi bitiyor. Yani iki takım da birbirine gol atamıyor. Bir takım diğerine gol attığında, eğer yeterince gücü yoksa son dakikalara kadar bir gol yeme ihtimali de çok yüksek. Bunu uydurmuyoruz. Rakamlar böyle söylüyor. Öncelikle en çok alınan futbol maç sonuçlarının tablosunu verelim. Üzerine banko kuponlar için alt ve üst konularını ele alacağız.
Futbolda en çok alınan maç sonuçları…
İddaa Bülteni olarak sürpriz kuponlara karşıyız. Bir insan eğlence için bile olsa çok düşük ihtimaller üzerine bir hayatı tercih etmemeli. Yani eğer bir süper gücünüz varsa o başka. Ancak daha önce küçük mucizeler yaratmak gibi bir özelliğiniz ortaya çıkmadıysa, bu özelliğinizi para harcamadan geliştirmeye odaklanın. Ne zaman ki artık normal insanlar için sürpriz olan şeyler sizin için normal oluyor, ne zaman ki şansınız sıra dışı noktalara geldi, o zaman sürpriz kupon yapabilirsiniz. Ancak sıradan bir insansanız sürpriz kuponlara para vererek kendinizi üzmeyin.
Bu nedenle banko kuponlarımız için şimdiye kadar sadece 3 çeşit bahis oyununu ele almayı tercih ettik. Bunları hatırlayalım;
Maç Sonucu 1
1,5 Üst
3,5 Alt
İlk on sıraya baktığımızda maçların Maç Sonucu 1 bitme ihtimalinin %31 olduğunu görüyoruz. İlginç bir rakam olsa da ihtimaller arasında en yükseklerinden biri olarak göze çarpıyor. Ancak bundan çok daha yüksek bir oran var. ilk on sırada %67,4 oranında 3,5 Alt görüyoruz. Yani maçların neredeyse dörtte üçü 3,5 alt bitiyor. 3,5 Üst biten maçları önceden kestirmek bahis dünyasındaki en zor iş değil. Bu nedenle kuponlarımızda en çok 3,5 Alt bahsine yer veriyoruz. Örnekleme için bu hafta oynanan üç büyük maçlarını ele alacağız.
Lider Trabzonspor, bu sene düşme potasına yaklaşan Galatasaray’a konuk oldu. Hamsiler maçta geri düşmelerine karşı sarı kırmızılı takımın defans hattı ve kalesi neredeyse boş olduğu için son dakikalarda bulduğu iki golle sahadan 1-2 galip ayrıldı. Yani maçı deplasman kazandı (maç sonucu 2).
Beşiktaş, lig sonuncusu Malatyaspor deplasmanına gitti. Kartal 1-0 öne geçmesine rağmen üstünlüğünü koruyamadı ve maç 1-1 berabere bitti. Aynı şekilde Fenerbahçe de deplasmanda Sivas ile 1-1 berabere kaldı.
Tüm Maçlar 3,5 Alt Bitti
Yani üç büyüklerin oynadığı tüm maçlar 3,5 Alt bitti. Bu nedenle biz bu tercihi oldukça sık kullanıyoruz. Takımlardan biri kuvvetli olmadığı sürece Maç Sonucu 1 tercihini de kullanmıyoruz. Genelde MS1 tahminli yaptığımız maçların oran 1,05 ila 1,25 arasında değişiyor. Zaten amacımız 1,40-60 arası kuponlar yapmak. Bu sayede her dört kupondan ikisini tutturduğumuzda yerimizde sayıyoruz. Üçünde para kazanıyor dördünü de tutturursak zaten köşe oluyoruz. Her bir bahiste kasamızın üçte birini kullanıyoruz.
1-1’in Büyüsü
Bir takım öne geçtiğinde ne olur? Futbolda üç puanlı sistemde rakibinize kaç gol attığınızın bir önemi yoktur. Eğer İngiltere’de değilseniz ya da Almanya’nın bazı takımlarını takip etmiyorsanız daha fazla gol beklentiniz bile kalmaz. Bana kalırsa FIFA bir şekilde daha fazla gol atan takımlara puan vermeli. Örneğin her hafta 5 puan bonus olarak belirlenip, en fazla gol atan, en az kart yiyen, en çok korner kullanan vs. takımlar arasında bu haftalık bonus punalar dağıtılmalı. Ancak bu puanlar şu anda yok.
Bu yüzden takımlar öne geçince 3 puan için avantajlı skoru elde etmiş oluyor. Futbolda savunma yapmak daha kolaydır. Bazı ileri zekalılar bunun tersini savunarak ileri zekalarını gösteriyorlar. Ancak eğer sıra dışı bir takımınız yoksa yani takımınız orta seviye ve iyi oyunculardan kurulu ise gol yememeye çalışmak daha kolaydır. Ancak işin bir de psikoloji kısmı var. Eğer taş gibi bir ruh sağlığınız yoksa gol yeme fikri ağır basabilir. Sizi sinmiş gören rakip zaten hırslanacak ve gol atma inancı artacak. Bu hırs onlara pres gücü olarak yansıyor ve eğer yeterince 5-2 çalışmadıysanız tüm topları kazanmaya başlayacaklar. Bu nedenle maçta bir son dakika golü olma ihtimali artacak. Golden sonra geri dönmek de kolay değil. Gol olmaması için yatmaya başlayabilirsiniz. Abdullah Avcı ve Fatih Terim bu konuda en çok eleştiri alan isimlerden olsa da başarılı sonuçlar almayı başardılar. Bakın Mehmet Demirkol ve Kaan Kural bu konuda ne diyor;